10 Mart 2015 Salı

Nefret Edilenin Tatbik Edilmesi

İnsan, yaşadığı toplumun bir minyatürü olabilir mi? İçinde doğduğu, büyüdüğü ve ürettiği toplumun küçük bir örneği? Baba toprağının sosyolojik iklimini onaylayanlar, bu iklimi kendi kişisel iklimiyle “bilinçli olarak” bağdaştıranlar için normal olabilir bu. Ama bu iklime karşı olanların; nefret ettiği, karşı olduğu, en azından onaylamadığı sosyal kodların minik bir biblosu haline gelmesine ne demeli? Baba-oğul Sendromu? Ya da Kürkçü Dükkânı Sendromu mu?

Sivrisinek Sahili
Yapı Kredi Yayınları’ndan Nisan 2014’te ilk basımı yapılan Sivrisinek Sahili, yukarıda sorduğumuz sorulara etkileyici yanıtlar veriyor. Allie Fox adında yetenekli ama aynı zamanda paranoyak bir bilim adamının, Amerikan toplumunun kimi yönlerine dayanamayarak, ailecek balta girmemiş bir coğrafyaya göç etmesini ve orada farkında olmadan kendi küçük Amerikasını oluşturmaya çalışmasını konu alan kitap, insanın, karşı koyduğu kimi kurallarla aslında farkında olmadan zehirlenmiş mi olduğu sorusunu akla getiriyor. Ya da basitçe insanın sosyolojik bir varlık olmasını mı?
Akademisyen, gezgin ve yazar Paul Theroux’nun orijinal ismi The Mosquito Coast olan Sivrisinek Sahili, Şeyda Öztürk’ün çevirisiyle dilimize kazandırıldı. Roman, Harrison Ford’un başrolünü üstlendiği yine aynı isimdeki senaryoyla 1986’da sinemaya da uyarlanmıştı. Orta Amerika’nın Belize topraklarında keşfedilmemiş bir orman alanda çekilen Film, romanla paralel olarak Amerikan Toplumunun içe işlemiş kodlarından bahsediyor.          
Kitap, kapitalist toplumun kimi değerlerinden sürekli şikayet eden Allie Fox ve ailesini anlatarak başlıyor. Dört çocuk babası Allie, Amerika’nın kısa süre içinde yok olacağına ve kendisini bu kaostan kurtarması gerektiğine inanmaktadır. Bu paranoyasını öyle bir noktaya vardırır ki sonunda ailesini de buna inandırır. Peki nasıl kurtulacaktır? Pılıyı pırtıyı bile toplamadan ülkeyi terk ederek ve uygarlığın ilkel olduğu bir yerde medeniyeti yeniden kurarak. Ve tabii ki kendini “kral” ilan ederek.
Allie Fox, Belize ormanında, karşılaştığı yerlileri ve ailesini kontrol ederek, kaçtığı unsurların paralelinde son derece baskıcı bir yaşam kurar. Kafasında oluşturduğu hikâyeye kendini öyle kaptırır ki bu amacın dışına çıkan herkesi uyarır, cezalandırır ya da öldürür. Önceleri bir bilim adamının son derece saf ve masum görünen yön gösterme biçimi, sonradan ilkele medeniyet getirme olarak adlandırabilen klasik Amerikan kodlarından birine evrilir. Allie Fox, ne kadar nefret etse de “baba” Amerika’nın asi bir oğlu olarak kürkçü dükkânına gelmiştir dönüp dolaşıp.

Amerika Büyük Bir Şaka Sevgili Frank, Ama Biz Ona Ne Kadar Gülebiliriz? [1]
Tıpkı Enis Batur’un New York seyahatlerini anlattığı eserinin yukarıdaki başlığındaki gibi, Amerika büyük bir şaka, olumlu yönleri yok değil; ancak benimsediği emperyalist düzen hem kendinin hem de başka toplumların vatandaşlarına titizlikle hazırlayıp sunduğu kodlar, semboller ve alt metinlerle sızıyor; peşlerini, peşimizi bırakmıyor.
Zafer, gelecek, özgürlük, mükemmellik ve yol göstericilik hem Amerika Birleşik Devletleri’nde hem de romanda açık ya da kapalı kodlar, semboller ve alt metinler. Özgürlük, bu kodlardan belki de en göze çarpanı. Özgürlükler Diyarı olarak adlandırılan bir uygarlık, aslında özgürlükleri en çok kısıtlayan toplumların üstü kapalı lideri değil mi?
Özgürlük adı altında zorbalığın ve zalimliğin, toplumun bu kavramlara isyan eden bir bireyine dahi nüfuz etmesi Sivrisinek Sahili romanında dolu dolu okunabilir. Romanın baş karakteri Allie Fox’un hemen harekete geçen bir ütopistten özgürlükleri kısıtlayan bir zalime evrilmesini soluk soluğa izliyoruz.
Robinson Crusoe’dan Farklı…
Sivrisinek Sahili, ıssız adaya düşen bir Robinson Crusoe hikayesi değil. Bu trajik bir hikaye, ki Robinson Crusoe trajik bir hikaye değildir. Robinson Crusoe medeniyetin uzağına sadece “düşer”, ama Allie Fox bilinçle gider.
Bir de Robinson, içinde yaşadığı İngiliz toplumunun değerlerinden Allie kadar ayrıksı değildir. Adada kazandığı yaşam deneyimini kendine bir katkı olarak düşünür, ama kendi ortamına geri döndüğünde bu ortamı yadırgamaz. Bu doğrultuda “bilinçli olarak” toplumunun bir örneğidir. Ancak Allie şuur altı bir itkiyle davranır.
İnsanın sosyolojik bir varlık olarak yaşadığı iklimden etkilendiğine önemli bir örnek Sivrisinek Sahili. Peki içinde yaşadığımız uygarlığın olumsuz özelliklerinden bilinçaltımızı nasıl soyutlayacağız? Bu da mümkün, ama başka bir yazının konusu…                                        

Ayça Güzel
                              
Kategori: Edebiyat
Yazar: Paul Theroux
Çeviren: Şeyda Öztürk
Sayfa: 500
Ölçü: 13.5 x 21 cm
ISBN: 978-975-08-2926-0
YKY'de 1. Baskı: Nisan 2014



[1] Amerika Büyük Bir Şaka Sevgili Frank, Ama Biz Ona Ne Kadar Gülebiliriz? New York Seyahati; Enis Batur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder